Frankfurt'tan Schmalkalden'e doğru yola çıktık. Aslında fazla söze de gerek yok!
Diary of An Erasmus Exchange Student | University of Applied Sciences Schmalkalden | GERMANY
Erasmus etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Erasmus etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
1 Nisan 2013 Pazartesi
Schmalkalden/Germany Erasmus Adventures Begin
28 Mart 2013 Perşembe
Uçağa Nasıl Binilir ? ve Nasıl İnilir ?


Bileti internetten yaklaşık 2 ay önceden -İstanbul-Frankfurt 19:45- THY'den 182 TL'ye aldım. THY'nin sitesinde yazdığı kadarıyla uçuştan 24 saat önce check-in yapabiliyorsunuz. Mustafa ile yan yana oturmak için hava alanında check-in yapmayı tercih ettim.
Aramadan geçtikten sonra hava alanına dış hatlar terminaline geçip check-in yaptırdık valizi eğer daha önce gideceğiniz yere bir uçuş varsa o uçuşun boardingi kapana kadar valizinizi kabul etmiyorlar. Check-in yaptırıp valizinizi sonradan da teslim edebilirsiniz.
Boarding pass'imizi ve yurt dışına çıkmak için pulumuzu (15 TL) aldıktan sonra pasaport kontrol noktasına gidiyorsunuz burası artık ailenize veda etmeniz gereken yer. Pasaporta damga vurdurduktan sonra bir arama daha var ve bu aramayı geçtikten sonra artık aranızda hiç bir engel yok tabi bizim gibi last call'a kalmadıysanız. Saat 19:45 te uçağın kalkacağı gate vardık ve kapı kapalıydı, görevli içeriyle telsizle konuşarak bizim geldiğimizi söyledi ve kartını kapıya okutarak içeriye koşa koşa girdik. Uçağı kapısındaki görevli sizin yerinizi bir anne kıza verdim 25 Echo Delta boş oraya geçebilirsiniz dedi. Sanırım bu görevli uçakların değnekçisi gibi bir şey.
Önemli NOT : Eğer THY ile uçuyorsanız yemek içmek ücretsiz. Buna alkol de dahil hatta son zamanlarda çıkan THY'de alkol vermiyorlar gibi bir gündem oluşmuştu lakin böyle bir şey olmadığını gördüm. Uçarken basınçtan dolayı oluşan baş ağrısını engellemek için sakız çiğnemek tavsiye ediliyor, yanıma aldım ancak kullanma gereksinimi hissetmedim.


Kalacağımız hostel merkez tren garının karşısında olduğu için banliyöye binmemiz gerekiyordu tabi bunun için de bilet. Bilet bankomatlarının önünde oyalanırken bir Alman Allah Razı Olsun bize yardımcı oldu ve akabinde ingilizce biliyormusunuz? diye yapıştırdı. Buyur kardeş dedik o da abicim yarım saat sonra trenim kalkacak 7 € eksik 7€ ateşleyebilirmisiniz dedi. Biz de çocuğun masumiyetine inanarak 10 € verdik. Sadakamız olsun dedik bindik trene 3 durak sonra garda indik. Hop bir uzak doğulu arkadaşımız lafı hiç uzatmadan 5€nuz var mı dedi, bu sefer yemezler NO dedik, geçtik gittik.

Gardan dışarı çıktık. Selamün Aleyküm Frankfurt...
Hobaaa Ziraat Bankası Aleyküm Selam dedi. Garın karşısında bulunan Frankfurt Hostele gittik geceliği 19€ dan bir gece kaldık ve şu an United Hostel'deyiz gecelik 17€ temiz ve güzel hostel ( 10 kişilik odalarda kaldık.)
1 gece daha Frankfurt'ta kaldıktan sonra Schmalkalden'e geçeceğiz. Görüşmek Üzere....
26 Mart 2013 Salı
Uçağa Sırt Çantası İle Binmek | Edit (28.03.2013) :

Abimiz çok güzel özetlemiş : "hiç sıkıtın olmaz biz oraya robokop çantası koyduk çevik kuvvet robokop çantası polisim ben, büyü orası masaüsütü bilgisayar alır şaa bi tarafa rahat ol" XD
Şaka bir yana internette genel olarak THY'de sıkıntı yaşanmadığı yönünde bu yüzden bende 8 kiloluk hakkımı kullanmayı planlıyorum. 24 saat içinde sonuçlarını göreceğiz.
Edit (28.03.2013) : Uçakta sırt çantası hiç bir sorun çıkartmadı direk üst bölmeye sıkıştırdım hatta elimde bir poşet kurabiye vardı onlarıda tıkıştırdım. Ağırlığı ve içindekiler gibi bir kontrol söz konusu olmadı. Ancak bazen kontrol edebiliyorlarmış.
Edit (28.03.2013) : Uçakta sırt çantası hiç bir sorun çıkartmadı direk üst bölmeye sıkıştırdım hatta elimde bir poşet kurabiye vardı onlarıda tıkıştırdım. Ağırlığı ve içindekiler gibi bir kontrol söz konusu olmadı. Ancak bazen kontrol edebiliyorlarmış.
25 Mart 2013 Pazartesi
Erasmusum
Sevgili okur, bu blog bir klasik haline gelmiş erasmusla gezmeye gidenlerin gidemeyenlere hava atmanın yanında, erasmusla gezmeye gidecek olanlara bir nebze olsun yardımcı olabilecek bir kaynak olarak planlanmış ancak devamında nasıl bir hâl alacağı bilinmeyen bir şeydir.
Blogu yazan kişinin adı Özgür olup, geri kalan bilgiyi sanırsa gelecek yazılarda paylaşabilecek biridir.
Dedikten sonra gelelim erasmus macerasına...
Dedikten sonra gelelim erasmus macerasına...
2008 yılı kazansam bile gitmem dediğim bir üniversiteyi ( Gazi Üni.) kazanmamla üniversite maceram başladı. Her meraklı çömez gibi nerde etkinlik, konferans, konser, yarışma varsa oradaydım ancak öğretmen değil mühendis olmak için tekrar sınava girerek Süleyman Demirel Üniversitesini kazandım. Erasmus sınavına girerek erasmusla Gezmeye hak kazandım.
İlk hedefimiz Macaristan olsa da çeşitli problemler yüzünden Macaristan değil Almanya trenini ucundan yakaladık, vizesini aldık ve bu satırları yazarken uçağa binmeme yaklaşık 2 günden az bir süre kaldı.
Vize konusunda internette bir çok bilgi var ve genelde hepsi doğru ancak benim karşılaştığım 2 ufak şey vardı onları aktarmak isterim.
1- Vize için olacak biyometrik fotoğraf pasaport alırken çektirdiğiniz fotoğraflardan olmayacak, schengen vizesi için olanlardan olacak bu işi fotoğrafçılar çok iyi biliyor sadece schengen vizesi için deyin yeterli. Boyut olarak pasaport için çektirdiğinizden daha küçük.
2- Vize için başvuru formunu 2 adet ve elle dolduracaksınız. Ben bir tanesini doldurmuştum bir de fotokopi çekmiştim. Konsoloslukta evrakları sıraya koyan Türk yetkili tekrar doldurmam gerektiğini söyledi Allah'tan girişte formlardan mevcut hemen dolduruverdim.
İstanbul'dan vize alacaklar için konsolosluğun giriş kapısından yanından aşağıya inen bir yol var ve ilk soldan sıraya girerek vize işlemleri yapılacak yerin kapısına geliyorsunuz. Türk bir görevli pasaportunuz isteyip randevunuzu kontrol ediyor ve içeri giriyorsunuz. İlk işlem UPS kargodan 20 liraya pasaportunuzun size gönderilmesi için bir plastik zarf alıyorsunuz. Sonra sert bir Türk kadın görevli sizi yanınıza çağırıp evrakları vermenizi istiyor. Sakın bu sağlık sigortam, bu öğrenci belgem filan demeyin! Ben dedim kadın "beyfendi evrakların ismini söylemenize gerek yok günde kaç kişinin işini yapıyoruz." diyerek fırça kaydı. Bu kadın evrakları dizdikten sonra arkada bulunan kabinlerden birine girerek Alman memura belgelerinizi teslim ediyor, parmak izinizi bırakıyor ve çıkıyorsunuz. Almanlar gayet kibar insanlar Türkçe konuşuyorlar sıkıntı yapmayın : )....
3 gün sonra pasaportunuz size geliyor ve bavul hazırlamaya başlama aşamasındasınız. Hadi Hayırlı yolculuklar.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)